Biz, çocukların cinsel istismarına karşı savaş veren bir grup gönüllüyüz. Kendimizce edindiğimiz bilgilerle, toplumda bu konu hakkında bir bilinçlendirme yaratmayı hedefliyoruz. Amacımız, annelerin ve babaların konu hakkında bilgilendirilmesi ve yeni neslin daha sağlıklı ve güven içinde büyümesidir.


Tuesday, March 13, 2007

Aile İçi Cinsel İstismar “Ensest”

Ensest geleneksel olarak biyolojik olarak akrabalığı olan aile bireyleri arasındaki ilişki olarak değerlendirilmektedir.

Ensest vakalarının çoğu annelerin çocuklarındaki davranış sorunları sonucu çocuklarını bir uzmana götürmeleri sırasında araştırmalarla ortaya çıkmaktadır. Olayın kurbanlarının suçluluk, utanma ve dışlanma korkuları olayın bildirilmesini engellemektedir.

Bunun yanı sıra ensest vakalarının çoğunluğunu baba ensesti oluşturmaktadır. Anne ensesti oldukça nadir görülmektedir.
Ensest konusunda düşünülen risk faktörleri (ensestin olabileceğini düşündüren belirtiler) ise; Alkolik baba Alışılmışın dışında şüpheci ya da bağnaz baba Otoriter baba Annenin olmayışı ya da ailede koruyucu güç olmayı beceremeyen anne Annenin ev işlerini yapan ve anne rolünü oynayan kız çocuğu Anne babanın bitmiş ya da sorunlu cinsel yaşantılarının olması Babanın kendi kontrolünü sınırlayan faktörler; madde bağımlılığı, psikopataloji, sınırlı zeka Küçük kızda aniden gelişen baştan çıkarıcı tavırların varlığı Çocuğun insanlara yakın ilişki kurmasına izin verilmemesi, Anne babanın yabancılara karşı düşmanca, paranoid tutum içine girmesi, Anne veya babanın ya da her ikisinin ailesinde daha önce ensest ilişkinin varlığı, Babanın puberte döneminde kızına karşı aşırı kıskançlık göstermesi.

Çocuklar Üzerindeki Etkileri:

Ensestin çocuk üzerindeki etkileri; çocuğun saldırganla olan ilişkisine, seksüel aktivitelerin şekline, çocuğun işbirliğine, şiddet kullanımına, fiziksel zararın varlığına, çocuğun yaşı ve gelişim basamağına ve travma öncesi psikolojik gelişimine bağlı olarak değişmektedir. Ailenin olaya tepkisi de konu üzerinde etkileyici rol oynar.
Cinsel istismara uğramış olan çocuklarda; parmak emme, tırnak yeme, enüresis, enkopresis gibi davranışlara sık rastlanmaktadır. Bunun yanı sıra fobiler ve uyku bozuklukları, kız çocuklarda erkek çocukların yanında güvensizlik ve anksiyete (kaygı) belirtileri, bulantı, kusma, karın ağrıları, baş ağrıları gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Daha büyük çocuklarda; suçluluk hissi ve depresyon görülebilir. Suçluluk hissi, olayın kendisinden değil aile fertleri ile daha sonra yaşanan olaylardan kaynaklanır.

Adolesanlar; okulda akademik ve davranış sorunları, suça eğilim, konversif tablolar, panik ataklar yaşayabilirler (Panik ataklar; homoseksüel saldırı yaşayan erkek çocuklarda izlenir). Kirli ve değersiz olma hissi yaşanabilir. Adolesan kızlar; mazoistik çok eşli cinsel yaşam (bilinçsiz fantezilerine hitap ettiği için) tercih edebilirler. Ayrıca cinsel istismarın; genital hasar, hamilelik ve zührevi hastalık kapma fiziksel zararları da olabilir.Yapılan bazı araştırmalarda kadınlarda uyuşturucu bağımlılığının daha yüksek oranda cinsel istismara uğramayan kişilerde ortaya çıktığı, daha sıklıkla frigide, çok eşlilik ve depresyon görüldüğünü ortaya koymuştur.

Bunun yanı sıra cinsel istismarın, kendileri da cinsel istismara uğramış kişiler tarafından sıklıkla yapıldığı da araştırma sonuçlarında ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak cinsel istismar, bireyin ebeveyn ve cinsel olarak fonksiyonlarını etkilemektedir.

Derya Kurtay

No comments: